26 Şubat 2020 Çarşamba

Flaneur #8

* Merhaba

* Gücü elinde tutan erk/oligark bireyin özgürlüğünü kısıtlamak için yapar hamlesini hep. En çok korktuğu da düşüncedir. Bireyin fikirlerini söylemesi, silahlı eylemden daha çok ürkütür onu. Eğer sen iktidarın biçtiği yaşam formundan bir an dışarı çıkarsan "öteki kimlik" olursun. Jean Paul Sartre'a ait bir sözü hatırlatalım: Kendi özgürlüğümüzü hissettiğimiz oranda başkasının özgürlüğüne saygı duyarız.

* Savaşlar, annelerin oğullarını ulusa feda etmesidir. Savaşta ölen sadece oğullar/kadınlar değil, anneleri de diri diri gömeriz o toprağa.

Sakarya Meydan Muharebesi saha araştırmacılarından Doktor Selim Erdoğan tarafından hazırlanan "Sakarya: Türk Bitti Demeden Bitmez" kitabı, bu alandaki en uzman ve geniş perspektifli çalışmalardandır. ATASE'den sonra önemli olabilecek kaynakça niteliğindedir. Kronik Kitap etiketiyle çıkan bu çalışmaya mutlaka yakın durun!
* Millî Mücadele'nin 100. yılını umarım coşkuyla kutlayabiliriz. Halen üzerinde yaşadığımız, aidiyet kimliğimizi oluşturan ülkemizin kuruluş mücadelesinin verildiği İstiklal Harbi, manevi duyguların, kişisel fedakarlıkların yanında, Osmanlı Genelkurmayı'nın yetiştirdiği kurmay subayların teknik bilgi düzeylerinin, stratejik akıllarını kullanma becerilerinin en iyi şekilde sahaya yansımasıdır. On Yıllık Harp'in yorgunu Türk milleti, tüm yoksulluğa, çaresizliğe rağmen canını dişine takmış, sahip olduğu donanım ve binlerce yıllık birikiminden aldığı güçle mücadeleden zaferle çıkabilmiştir.

* Hikâyelerimizi anlamlandırmak için uzun yollara çıkma gereği hissederiz. David Lynch'in Kayıp Otobanı'nı bir de bu gözle izlemeni tavsiye ederim.

David Lynch- Kayıp Otoban
* Konuşurken konudan konuya atlayan, beş dakikalık mevzuyu elli dakikada anlatmaya çalışan, cümlelerini gereksiz ayrıntılarla boğan beşeri mahlukat, karşındakini sıktığını fark etmelisin. Sen konuştukça bana daral geliyor, bıkkınlık örtüsü kaplıyor üstümü.

* Bu tiplerin (konudan konuya atlayan) genel bir özelliği de konuşurken kendisinden bahsetmeyi sevmesidir. Sizin bir selam vermeniz karşılığında kendi gündelik rutinini anlatması içten bile değildir. Öyleki gününün olumsuz başladığını anlatması için önüne getirilen kahvenin lezzetsiz olması yeterlidir. Kahveyi getiren garsonun sunumundan, hal ve tavrından rahatsız olmasından, kahve çekirdeğinin çekilme derecesine kadar detaya iner. Eleştiriri de eleştirir. En doğrusunu onlar bilir arkadaşlar. Hülasa içtiği kahvenin lezzetli/lezzetsiz olmasından ziyade gün içerisinde konuşacak insan bulamadığı için sizi 50 dakika kitlemesi bundandır aslında.

* Bu çok ve boş konuşan beşeri mahlukatın vakti boldur, insan ilişkileri zayıf, empatiden yoksundur.

* Toplumsal Fay Hatları. Hastası olduğum kelimelerden biri ama iyi anlamda değil. Nedim Şener çok kullanıyor bu lafı. Türk toplumunu anlatmak için yapılan kötü teşbihlerden.

* Şevket Süreyya Aydemir'in Suyu Arayan Adam kitabı, özellikle Anadolu insanı üzerine gerçekçi tespitlere yer veriyor. Aydemir'in betimlemeleri, otobiyografi yanında muazzam bir roman tadında. Ancak kitabı okurken Aydemir'in içten içte "Millî Mücadele'ye katılmadım ama bunları bunları yapmak için. Büyük Turan hayaliyle ben kendi Millî Mücadelemi Turan'da verdim. Sonrası zaten Komünist Parti ve Rusya" minvalindeki günah çıkarmaları biraz eğreti durdu. Aydemir, hep kendisini haklı çıkarma çabasında gibi geldi bana. Elbette Aydemir'i yargılamak bana düşmez, zaten Suyu Arayan Adam bir otobiyografiden çok vicdan muhasebesi.

* Corona ya da diğer adıyla Wuhan virüsüyle ilgili kafamı kurcaklayan birkaç soru var. Dünya Sağlık Örgütü'nün verilerine göre (25 Şubat 2020 Tarihli) 72 bin 314 kişide vaka kesin olarak tespit edilmiş. 38 bin 680 vaka (yüzde 87), 30-80 yaş arasında. Hastaların yüzde 81'inde grip hafif şekilde seyrederken, yüzde 5'inde riskli durumda. Ölüm oranı yüzde 2.3 yani 44 bin 672 vakada 1023 kişi hayatını kaybetmiş. Virüs İran'da 19 kişinin ölümüne neden olarak kapımıza kadar dayandı. Dolayısıyla herkes biraz endişeli. Benim merak ettiğim, ölen kişilerin yaşları ve hastalık öyküleriyle ilgili neden bir açıklama yok. Yani bunları bilmemiz biraz olsun insanın içini rahatlatacağını düşünüyorum zira normal bir gripten ölüm oranı hâlâ Corona virüsünün ölüm oranından yüksek.

* Virüsle ilgili yaşlılar, çocuklar ve kronik hastalığı olanların risk altında olduğu belirtiliyor. Korunmak için sık sık el yıkamak, vücut direncini yüksek tutmak ve Sağlık Bakanlığı'nın altta paylaştığım önerilerine azami önem göstermek gerekiyor.



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder