Baba 'torbacı',
Anne 'striptizci'
Kız kardeş 'evsiz'
Erkek kardeş '18 yaşında, asosyal, evden çıkamayan bir tip'
Marijuana'dan 'bebek LeBron'
İşte karşınızda Miller ailesi...
Bu nasıl aile dediğinizi duyar gibiyim. Filmin Türkçe'ye çevrimi de o şekilde. "Bu nasıl aile"
Olayları biraz geri saralım.
Baba rolündeki David Clark, aslında hiç evlenmemiş, sapına kadar bekâr. Ayrıca nitelikli müşterileri olan bir 'torbacı'.
Patronu Brad Gurdlinger'a olan borcunu ödeyebilmek için Meksika'daki bir uyuşturucu kartelinden 1.5 tonluk 'marijuana'yı ABD'ye getirebilmesi gerekiyor.
Clark da şüphe çekmemek adına Striptizci Rose O'Reilly'i (Jennifer Aniston'a ayrı parantez açmamın sebebi 'muazzam' bir oyunculuk sergilemiş. Filmi alıp götürüyor) 'anne' olarak iknâ ediyor. Evin kızı bir 'evsiz' ve soyguncu olarak hayatını sürdüren Casey Mathis oluyor. Clark, dört kişilik çekirdek ailesini tamamlamak için kapı komşusu asosyal Kenny Rossmore'u da oğlu olarak yanına alıyor.
Zoraki ailemiz karavanla Meksiya'ya doğru yola koyuluyor. Filmimiz de 'asıl başlangıcını' bu noktadan sonra yapıyor.
We're the Millers 'komik' bir yol hikâyesi. Ben filmi beklentisiz izledim ve çok beğendim.
Filmin 'güldürü' temposu ve ilgi çekiciliği her ne kadar sonuna doğru biraz düşse de bu durum, perde kapandıktan sonra suratınızda tatlı bir tebessüm kalmasını engellemiyor.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder