Kolay anlaşılması adına bir örnek ile açıklayacağım. Plan tekniği, kameranın kayıt tuşuna basılıp sahne sonlandırılana kadar geçen sahneleri kapsar. Plan-Sekans tekniği aynı zamanda tiyatro sahnesinde sergilenen oyuna da benzer. İzleyici tıpkı tiyatrodaki gibi kameranın kayıt tuşu kapanmadığı sürece sabit ve tek bir kamerada planın olduğu sahneyi izler.
Örneğin İnarritu'nun Birdman filmi en uzun plan-sekans çekimlerine verilecek en güzel örneklerdendir. Filmin açılış sahnesinden neredeyse sonuna kadar, kameranın kayıt tuşu kapatılmaz ve 'geçiş efekti' hiç değişmez. Tek kamera karakterleri takip ederek konudan konuya geçer.
Sebastian Schipper'ın Victoria, filmi de tek planda çekilen bir filmdir. Sinemanın nadir deneysel filmlerinden olan Victoria, 3 seferde çekilmiştir. Filmde hiçbir geçiş efekti yoktur. Kameranın kayıt tuşuna basılır ve film bitene kadar kamera kayıtta kalır. ( Burada 37 yaşındaki Norveçli görüntü yönetmeni Sturla Brandth Grøvlen'ın -Victoria'nın da görüntü yönetmenliğini yapmıştır- muazzam işçiliğini de gözardı etmeyelim)
Uzun Plan
Uzun planlarda kurgu kullanılmaz ve görünü üzerinde herhangi bir kurgu hareketi (kesme gibi) yapılmaz. Uzun planlar izleyiciyi sıkabildiği gibi bazen de sahneye inanılmaz derinlik katar. Uzun planları seyirciye sevdirecek tek kişi filmin yönetmenidir.
Kimler Uzun Plan'ları sever
Örneğin Alfred Hithcock'un Rope filmi uzun sekanslardan oluşmaktadır. Hithcock'ın deneysel türdeki filmi dönemin sinemasında büyük atılımlar getirmiştir. Keza sıkı bir Hithcock hayranı olan ABD'nin Vedat Özdemiroğlu'su Woody Allen da sahnelerde geçiş/kesme yapmadan uzun sekanslardan oluşan filmler çekmeyi sever.
Yunan yönetmen Theo Angelopoulos'ta 'Sonsuzluk ve Birgün' filminde uzun planlar kullanmıştır. Yine Polonya'nın Milan Kundera ile birlikte yetiştirdiği en büyük değerlerden Krzysztof Kieslowski'de 'Renk Üçlemesi'nde uzun plan-sekans sahnelerini yedirmiştir.
Bugünkü ders sonu film önerimiz Hunger (Papaz'la olan tek plan çekilmiş sahneye dikkat)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder