90 artılarda gelen her galibiyet golü kıymetlidir. Galatasaray'ın 2 haftadan sonra dün gece 90 + 6'da bulduğu gol gelecek güzel günlerin de habercisiydi bir bakıma. Yazıyı detaylandırmadan Igor Tudor'a bir parantez açmak istiyorum. Tudor, Galatasaray'da mutlaka başarılı olacak. Ancak yönetimin ve özellikle de taraftarın Tudor'a yeterli sabrı göstermesi gerekiyor. Tudor, güçlü futbola dayalı mantalitesini Galatasaray'a yerleştirdiğinde takım Süper Lig'de mücadele eden her takımdan daha üst düzey mücadele edecek.
Tudor'un Galatasaray üzerindeki olumlu etkilerinin başında Bruma geliyor. Önceki maçlarda 60-70 dakikalık bir ortalama ile oynayan Bruma, Tudor'dan beri performansını dünkü maçta dahi olmak üzere 80-90 dakikaya yaymaya başladı.
Selçuk daha çok koşuyor, Eren Derdiyok Bundesliga forveti gibi gördüğü yerden vuruyor. Tüm bunlar Tudor'un takım üzerindeki olumlu etkisi, ancak Tudor'un elindeki sermayede kısıtlı. Galatasaray'ın bu kadrosuyla Tudor'un oturtmak istediği taktik-futbol (takımın grafiği ileri ki haftalarda daha da yükselecek) bir yere kadar yükselecek. Ancak tam randıman alınabilmesi için futbolcuların bireysel olarak iyi hazırlanmaları çok önemli.
Yedek kulübündeki hırsını sahanın her alanına yayan Tudor, futbolcuları kendi seviyelerinden daha yukarılara çıkaracaktır. Bu işin kilidi de Florya.
Galatasaray'ın şu anki tek eksiği savunma hattı. Chedjou'nun hâlâ tam form grafiğini yakalayamaması, Semih'in sık sık kademe kaybetmesi defansın merkezini önemli ölçüde sarsıyor.
Dünkü maçta da yenilen iki golden i
lki bireysel hatadan diğeri de merkezdeki adamın Antalyaspor'lu futbolcuyu kaçırmasından kaynaklandı. Tudor disiplini en kısa zamanda takımdaki bu sorunu da ortadan kaldıracaktır.
Şampiyonlar Ligi için en yakın takipçiyle aradaki puan farkı 6. Rakibin en az 2 maç kaybetmesi ve Galatasaray'ın tüm maçlarını final havasında oynaması gerekiyor. İmkânsız mı? Hiç değil, Hagi'nin söyleyişiyle Galatasaray adının olduğu her yerde umut da vardır.
Yolun açık olsun Aslanım...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder